Çin ‘in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve küresel bir salgın haline gelen Corona virüsü Covid 19 adını almıştır. Başlangıçta basit bir olay olarak görülen ve hatta gribe benzetilen bu hastalık ; küresel bir kriz halini almış domino taşı gibi tüm ülkelere sıçramıştır.

Corona virüs , covid 19 hastalığı bir pandemidir. Pandemi ; dünya genelinde yaşayan insanların sağlığını tehdit eden bulaşıcı bir hastalıktır. Pandemi ilan edilmiş bir hastalık hukukun her boyutunda mücbir sebep teşkil eder.

Mücbir sebep nedir? hukukta görevin , taahhüdün ve sorumluluğun yerine getirilmesine engel teşkil edecek nitelikte bulunan ölüm , iflas , hastalık , tutukluluk ve buna benzer hallerdir .    Mücbir sebep kavramı hukukun temel kavramlarından birisidir. Hukukun hemen hemen bütün dallarında uygulaması görülmektedir.

Mücbir sebep ; sorumlu ve borçlunun faaliyet ve işletmesi dışında meydana gelen ,  genel bir davranış normunun veya borcun ihlaline mutlak    ve kaçınılmaz bir şekilde yol açan , öngörülmesi ve karşı konulması mümkün olmayan olağanüstü bir olaydır. Deprem , yangın ,sel , salgın hastalık gibi doğal afetler mücbir sebep sayılır. İfadesi Yargıtay Hukuk Genel Kurulu( 2017/1190 E, 2018/1259 K 27.06.2018 )    tarafından benimsenmiş , hukuki ilişkileri doğrudan etkileyeceği karara bağlanmıştır.

Mücbir sebebin , yani Corona virüsün Uluslar Arası Hukuk , İç Hukukun bütün yönlerinde etkisi olacağı kuşkusuzdur. Özellikle bundan sonra yapılacak bütün hukuki sözleşmelerde salgın hastalığın mücbir sebep sayılması hususu zorunlu olarak yer alacaktır.

Pandeminin getirdiği bütün ekonomik sorunlar Medeni Hukuk kapsamında boşanma nedenlerinden biri olabilecek , İş Hukuku kapsamında sözleşme fesihleri , işçi işveren ilişkileri yeni bir boyut kazanacaktır . Pandemi kapsamında zorunlu ikamete tabi tutulan bazı kişiler , virüsü bu yerlerde kapmaları nedeniyle tazminat istemli dava açabileceklerdir. Pandemi kapsamında yaşadığı ekonomik sorunları gerekçe göstererek iş aktini haksız fesheden işletmelere karşı açılacak davalar 2020-2021 yıllarının en önemli davaları olacaktır.

Yukarıda verilen örnekleri konusu itibariyle çoğaltmak mümkündür. Bu kapsamda Türk Hukuk Sistemi önümüzdeki yıllarda çok önemli kararlara imza atacak ve güncel İç ve Dış Hukuk İçtihatlarına sahip olacaktır.